Verim, enerjiden faydalanma oranımız.. Enerjimizi doğru kullanıp, bisiklet antrenmanlarından yada yarışlardan daha iyi nasıl verim alabiliriz, yazımızda bunlardan bahsedeceğiz.
Bisiklet dayanıklılığımızın iyi olması gereken bir spor. İşin kuvvet, beslenme, recovery (toparlanma), mental olarak birçok parametresinin doğru bir çizgide gelişerek devam etmesi gerekiyor. Nasıl bir araba yakıtı olmadan gidemezse, vücudumu da bu parametrelerin biri bile olmadan yoluna doğru şekilde devam edemez.
Birçoğumuz özellikle sadece bisiklet antrenmanı yaptığı dönemde kas ağrılarının artmasından yada çeşitli bölgelerinde yaşadıkları yaralanmalardan şikayetçi olmuştur. Kaslarımıza gereken kuvveti yada dinlenmeyi vermediğimizde verimimizin düştüğünü görmüş yada bir süre yaralanmalardan dolayı antrenmanlara ara vermek zorunda kalmışızdır. Gerek kas ve eklem kaynaklı problemler yaşamışızdır. Böyle zamanlarda vücudunuza ihtiyacı olan dinlenmeyi sağlamak çoğu zaman hayat kurtarır. Antrenman sonrasında yapacağınız iyi bir soğuma-stretching, buz masajı, roller uygulaması, perküsif terapi, manuel fizyoterapi uygulamaları, düzenli uyku, su tüketiminin yeterli seviyede olması gibi uygulamalar ile başta birçok yaralanmanın önüne geçebilir ve sonrasındaki antrenman veriminizi arttırabilirsiniz.
Bazı durumlarda da vücudun istediği dinlenmeyi yada kuvveti sağlasak da hiç kontrolde olmadan çeşitli ağrılar yaşıyoruz. Bunların temelde sebebi çoğu zaman mekani kaynaklı oluyor. Örneğin diz kapağınızın dizilimiyle ilgili bir problem var ve siz o zamana kadar günlük yaşamınızda bir sorun hissetmediğiniz halde bisiklet antrenmanlarına başladığınızda ağrı yaşamaya başlıyorsunuz. Bu gibi durumlarda güvendiğiniz bir Spor Hekimi ve Fizyoterapist’inize danışıyor olmak uzun vadede problem yaşamınızı engelleyip antrenman veriminizi arttıracaktır.
Yeterli kuvvet, dinlenme-uyku, uygun mekani gibi faktörleri iyileştirdik ama yine de antrenman verimimiz hala istediğimiz gibi değil, ne yapabiliriz?
Böyle durumlarda bir diğer parametre olarak beslenmeyi göz önüne almakta fayda var. Antrenman öncesi yada sonrasında, ihtiyacımız oranında beslenemiyor olabiliriz. Yada altta yatan metabolik bazı sorunlara (insülin direnci, hiper-hipotiroidi vs) bağlı baş dönmesi, çabuk yorulma, bayılma gibi problemler yaşıyor olabiliriz. Böyle zamanlarda Spor Diyetisyeni’ne başvurabilir, yeterli beslenme, besin değerlerinin iyi kullanılması, takviye kullanımı gibi konularda destek alabilirsiniz.
İşin fiziksel kısmının yanında mental faktörleri de unutmamak gerekir. Çeşitli yaralanmalardan sonra spora dönüşünü sağladığımız birçok sporcuda kinezyofobi (hareket korkusu) gelişimine bağlı hareket etmede çekinme, yeteri kadar yüklenememe, tekrar yaralanmadan korkma gibi sorunlar yaşayabiliyoruz. Burada eğer fiziksel olarak bir problem görünmüyorsa sporcuyu mental olarak hazırlıyor olmak önemli.
Bazı durumlarda da yarışa yeterince odaklanamıyor ve antrenmanlarda yüzde yüzümüzü vermekte zorlanıyoruz. Doğru ve akılcı hedefler belirliyor olmak yine mental olarak gelişimimizi sağlayıp antrenman verimimizi arttıracaktır. Bu konuda bir Spor Psikoloğu ile çalışabilir, kendisinden bu konuda destek alabilirsiniz.
Antrenman verimliliği, her branşa, sporcuya göre değişen bir kavram. Dolayısıyla sporcunun o zamana kadarki deneyimlerini iyi gözlemliyor olması, geçmiş deneyimlerinden geleceği öngörebiliyor olması antrenman verimliliğini ciddi oranda arttıracaktır.
Şeyma Öztürk
Lifeon Concept
Comentários