Ayaklarımız vücudumuzun temelidir. Günlük aktiviteler ve egzersizler sırasında tekrarlı yüklenmelere maruz kalırlar, bu nedenle de yaralanmalara maruz kalmaları pek de şaşırtıcı değildir.
Ayaklarımız bebekken, ayakta durmaya ve yürümeye başladığımızda gelişmeye başlar. Karmaşık bir bölgedir ve birçok kemik, eklem, bağ ve kastan oluşur.
Aktif yapılar; kaslar ve tendonlar
Pasif yapılar; kemikler, eklemler ve bağlar
Nöral yapılar; bize ‘vücut farkındalığı' sağlayan kaslar, bağlar ve tendonlarda bulunan duyu reseptörleri
İntrinsik kaslar,-Ayağın kemerlerini desteklemek
-Yürüme gibi dinamik görevlerde aktif rol oynamak
Ekstrinsik kaslar,
-Tendonları aracılığıyla ayak ve ayak bileği hareketi sağlar.
-Aynı zamanda pasif yapıları da etkilerler.
Lateral (dış) ve medial (iç) arkların bulunduğu ayak tabanındaki yapıyı 'bir çatı olarak düşünebiliriz.
Bu çatı, plantar fasya ve bağların yanı sıra intrinsik ve ekstrinsik kasların desteğiyle stabil kalır.
NÖRAL SİSTEM
Omurga ve pelvisin 'çekirdek kasları', omurganın duruşuyla ilgili geri bildirimde önemli bir rol oynadığı gibi, intrinsik ayak kasları da ayak duruşu hakkında geri bildirim sağlamak için önemlidir.
Plantar fasya, bağlar, kasların içindeki duyusal reseptörler denge ve yürüyüş için önemlidir çünkü duyusal geri bildirim sağlarlar. Kas içindeki reseptörlerin duyarlılıkları foot-core egzersizler ile geliştirilebilir.
Omurga stabilizasyon egzersizlerde olduğu gibi, egzersiz seviyesini artırmadan önce, öncelikle iç kasların kontrolü sağlanmalı.
Seviye arttırılırken de kademeli olarak arttırılmalı. Örneğin; denge çalıştırılırken önce gözler kapalıyken düz zeminde, sonra düz zeminde gözler açıkken tek ayak denge çalıştırılmalı.Daha sonra düz zemin yerine daha yumuşak veya hareketli zemin seçilerek egzersiz programı ilerletilmelidir.
Lifeon Concept
Comments